Çarşıdan aldım bir tane eve geldim bin tane.Çocukluğumuzun, aslında herkesin yanıtını bildiğinden emin olduğumuz ama yine de “Bir dakika ben de bir bilmece soracağım” diye öne atılıp, sanki sorduğumuz zaman mucize yaratıp, herkesi şaşırtacağımızı sandığımız, müthiş bilmecesi.
Eğer karşımızdakiler yaşıtlarımızsa, acımasızca bir saniyede aldığımız yanıt; yok eğer karşımızdakiler aile büyükleriyse bilememiş gibi yapıp, bilememenin çaresizliğiyle yüzümüze baktıklarında, büyük bir zafer kazanmış edasıyla bizim verdiğimiz yanıt: NAAAARRRR ... ( Nasıl da bilemediniz ey büyükler :))
http://www.gurmerehberi.com
Bilmecesinden midir bilmem, nar sonuçta parçalanan, dağılan bir şey bile olsa o parçalanma, dağılma hep bolluğu çağrıştırmıştır.
Ondan olsa gerek eski yılın son dakikasında birçoğunun evinin kapısının önünde nar kırıp yeni yılın nar gibi bereketli geçmesini dilemeleri; ellerindeki, yüreklerindeki her şeyin nar gibi çoğalmasını umut etmeleri.
Geçenlerde izlediğim bir film bu ezberimi bozdu.
Film: Nar
Yazan ve yöneten: Ümit Ünal
Çocukluğumdan beri kırıldığında çoğalan, artan, renklenen nar, kırıldığında, parçalanan, dağılan, kabuklarının içindeyken ellerinde tuttukları gücü, birlikteliği kaybeden,
sağa sola savrulan nar taneleri olarak gözümün önüne seriliverildi.
sağa sola savrulan nar taneleri olarak gözümün önüne seriliverildi.
Hani bolluktu bu dağılma ? Hani bereketti ?
Peki, burada anlatıldığı gibi niye savrulma olmasın ki ?
Nasıl da ezberlerimiz var, nasıl da körelebiliyoruz bazen diğer taraftan bakmaya çalışmayarak, bakamayarak.
Film boyunca anlatılmak istenen toplum içinde kaybettiğimiz, birbirimize göstermekten imtina ettiğimiz empati duygusu ve kaybettiğimiz adalet duygusu.
İşte bu duygular kaybolduğunda, bazı inançlarımız kırılıyor, parçalanıyor, her farklı nar tanesi gibi farklı şahsiyetlere sahip toplumun bireyleri zaman içinde ayakta duramayıp, yalnızlaşıp, sağa sola savruluveriyorlar...
O nedenle bizleri, narın kabuğu gibi bir arada tutan, çevreleyen empati ve adalet duygusu çok önemli .
Karakterleri çok iyi seçilmiş uzun metrajlı bir film. Oyuncular para almadan oynamışlar zira bütçe oldukça kısıtlı. Ama, yine istekle, yürekle yapılan her iş gibi ortaya çok güzel ve anlamlı bir iş çıkmış.
Nar, bir sanat, festival filmi. Öyle olduğu için de gişesi çok az olmuş. Geçenlerde Beşiktaş Belediyesi’nin Levent Kültür Merkezinde sürdürdüğü “Her Cuma Yeni Sinema “ etkinliğinde gittim, ben de.
Sevgiyle ve hep sanatla kalın.
G.D.
İlginç bir yorum.Hiç böyle düşünmemiştim.Sanırım hayatta ki bildiğimiz bir çok şeye farklı gözle bakmaya çalışmalıyız.Böylece belki farklı bir dünya kurabiliriz.
YanıtlaSil